"EKŞİ MAYANIN İZİNDE" YÖRESEL KÖY EKMEĞİ ETKİNLİĞİ
Düzce Valiliği tarafından 21-27 Mayıs tarihleri arasında düzenlenen “Türk Mutfağı Haftası” etkinlikleri kapsamında, geleneksel lezzetlerin yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılması amacıyla “Ekşi Mayanın İzinde Yöresel Köy Ekmeği Yapımı” etkinliği gerçekleştirildi. Etkinlik, Akçakoca Yukarı Mahalle’de, Akçakoca Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu Gastronomi ve Mutfak Sanatları bölümü akademisyenleri ve öğrencilerinin katılımıyla yapıldı.
Etkinliğe; Akçakoca Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Muammer Mesci, Düzce İl Kültür ve Turizm Müdürü Esra Alemdaroğlu, Yüksekokul Müdür Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Hatice Kavuncuoğlu, Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Emrah Öztürk, Öğr. Gör. Dr. Vedat Kayış ve Tarihi Yukarı Mahalle Derneği Başkanı Gaziye Tekin katılım sağladı.
Etkinlik kapsamında, Gastronomi ve Mutfak Sanatları bölümü öğrencileri ve öğretim elemanları, ekşi mayalı köy ekmeği yapımını uygulamalı olarak gerçekleştirdi. Yöresel üretim tekniklerinin birebir uygulandığı etkinlikte, öğrenciler geleneksel lezzetlere olan ilgilerini ortaya koyarak Türk mutfağının somut olmayan kültürel miraslarına sahip çıktıklarını gösterdi.
Yukarı Mahalle esnafı ve halkının da katılımıyla gerçekleştirilen etkinlik, üniversite ile yerel halk arasında kültürel bir köprü kurulmasına katkı sundu. Katılımcılar, ekmeğin hazırlanış sürecini yakından izleyerek geleneksel tariflerin yaşatılmasına ortak oldu.
Yemek kültürünün bir milletin kimliğini yansıttığına dikkat çeken yetkililer, bu tür etkinliklerin hem öğrencilerin uygulamalı öğrenmesini desteklediğini hem de toplumsal belleğin korunmasında önemli rol oynadığını ifade etti.
Akçakoca Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu, yalnızca bir eğitim kurumu olarak değil; aynı zamanda kültürel mirasın korunmasına katkı sağlayan bir aktör olarak, milli kültür ve değerlere yönelik bilinç oluşturmayı misyon edinmeye devam ediyor.
Bu anlamlı etkinlik, Türk mutfağının zenginliğini ve geleneksel üretim yöntemlerinin önemini bir kez daha gözler önüne serdi.