Âlimlerimiz, İslam’ın kaynağının 4 olduğunu söylemişlerdir. Bunlar, Kur'an Kerim, Peygamberin sünneti, kıyas-ı fukaha ve icmayı Ümmettir.
Kur’an, Allahlımızın Peygamberi Hz. Muhammed (sav) aracılığı ile yeryüzüne indirdiği tek hakikat kaynağıdır. Allah (c.c) kitabında yapacağımız şeyleri ve yapmayacağımız şeyleri açıkça belirtmiştir.
Sünnet ve Hadis-i Şerifler, Kur’anı en iyi bilen Allah Resulünün uygulamalarıdır.
Kur’an da namaz kılın emri vardır ama ne kadar ve nasıl kılacağımızı Peygamberimiz den öğreniyoruz.
Kıyas-ı fukuha, karşılaşılan bir olay, Kur’an da ve Hadiste yoksa âlimlerimizin "Bu olay şuna benziyor. O halde bu hükümden faydalanalım" demesidir.
İcma-i Ümmet, Müslümanların çoğunluğunun bir konu hakkında fikir birliği etmesidir.
Bunların Kur'an a ters düşmemesi de şarttır.
Hazret-i Ebu Bekir’in kaydettiği bilinen 500 Hadis-i Şerif vardır. Ancak daha sonra binlerce hadis karşımıza çıkıyor. Özellikle İsrailli ajanlar birçok hadis rivayet etmişlerdir.
İSRAİL İSLAM ÜNİVERSİTESİ
İsrail, Telaviv de 60 senedir eğitim veren bir üniversite var. Adı, İslam üniversitesi.
Bu üniversitede Kur’an, tefsir. Hadis, fıkıh, kelam, İslam tarihi ve ülkelerin örf ve adetleri gibi dersler okutulur.
Yahudiler, küçükten aldıkları Yahudi çocuklarını, Hoca kılığında yetişirler ve içimize salarlar.
Karşımıza sırtında cübbesi, başında sarığı, elinde üç 33'lük tesbihi olan bir adam çıkarsa, "Bu gerçek İslam alimi mi yoksa ajan mı?" bunu nasıl anlayacağız.
Bu adama bakarız. Eğer kendisi cihat ediyor, çevresindekilere de cihat tavsiye ediyorsa o bizim âlimimizdir. Yok, sadece abdest, namaz, namaz, oruç, hac ve umre diyorsa o adamdan uzak durmalıyız.
Elbette namaz, oruç, hac İslam’ın önemli ibadetleridir. Ancak cihat, bu İslam sarayının zirvesi dir.
Cihat, bir Müslümanın gerçek mi yoksa sahte mi olduğunun en önemli bir göstergesidir, adeta asitle bazı birbirinden ayıran turnusol kâğıdıdır.
Adam bizden fazla İSLAMI biliyor ve anlatıyor. Ama cihat etmiyor ve hatta yanındakileri cihat etmekten alıkoyuyorsa iyi bilinmelidir ki bu adamın ajan olma ihtimali çok yüksektir.
Çünkü bunlar, Müslümanlara cihat edin derlerse ucu kendi guruplarına dayanacaktır.
Bizim vaizlerimiz de hükümete ters düşmekten korktukları için cihat edin dememektedirler. Bu vaiz efendiler, hükümetten korktukları kadar Allahtan korksalardı, Allah’ın cihat emrini gizlemezlerdi.
KUR'AN VE SÜNNET
Kur’an-ı Kerim, Saff suresi 10 ve 11. Ayetlerde "Ey iman edenler, sizi elim (dünya ve ahirette) azaptan kurtaracak bir ticareti göstereyim mi? Allah ve Resulüne iman edersiniz. Mallarınız ve canlarınızla da cihad edersiniz. Eğer bilirseniz bu sizin için çok hayırlıdır" buyurmaktadır.
Hiçbir Müslüman ben cihat etmem diyemez. Çünkü cihad etmeyen Müslümanı, dünya ve ahirette çok acıklı bir ceza beklemektedir.
Hâlbuki bu dinin Peygamberi, Medine döneminde bizzat cihat ve gaza ederek bizlere örnek olmuştur.
Peygamberimiz: “Benden sonra size iki emanet bırakıyorum. Bunlara uyarsanız yolunuzu şaşırmazsınız. Bunlar, Kur’a-ı Kerim ve benim sünnetimdir." buyurmuştur.
YORUMLAR