Reklam
Reklam
Koronavirüs biter mi dersiniz?
İlhami Atasever

İlhami Atasever

Halkın Kürsüsü

Koronavirüs biter mi dersiniz?

13 Nisan 2021 - 13:47

09.04.2021 tarihinde Haber Türk TV’de Enine Boyuna programında koronavirüs salgını konuşuldu. Hülya Hökenek’in yönettiği, Prof. Dr. Sıla Akhan, Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, Yazar Nagehan Alçı, Kemal Öztürk ve Sevilay Yılman’ın katıldığı programdan notlar:

“… Kemal Öztürk: Biz üç arkadaş gönüllü olarak aşı olduk. İlk aşımı olduktan 3 gün sonra bende kovit belirtileri oldu ve bunun üzerine test yaptırdım, test sonucu pozitif çıktı. Karantina sürem Ocak ayında bitti. Bir hafta önce antikor testi yaptırdım. Enfeksiyon uzmanı hocanın rapor analizinde şöyle bir sonuç çıktı ortaya: Yaptırdığım aşı antikor üretmiş, vücudum da ayrıca antikor üretmiş! Dolayısıyla ikinci doz aşıyı yaptırmanıza ihtiyaç yok!

Mehmet Ceyhan: Nasıl bilmiş onu? Hiç öyle bir yöntem yok.

Kemal Öztürk: Ben de onu soruyorum. Bu analizi yapan da enfeksiyon uzmanı bir hoca! Aşının ürettiği antikoru ayrı bir veriden, vücudun ürettiği antikoru ayrı bir veriden tespit ettiklerini söyledi!

Prof. Dr. Sıla Akhan: Bir şekilde geçirsek de ilk önce IgM antikoru oluşuyor, daha sonra da IgG antikoru oluşuyor. İlk aşıdan sonra test olmuşsunuz öyle bir antikor cevabı aşıdan olması beklenecek bir şey değil.

Kemal Öztürk: Antikor testini ben bir hafta önce yaptırdım ama. Geriye dönük antikor üretmeyi…

Prof. Dr. Sıla Akhan: Onu bulmamız mümkün değil.

Kemal Öztürk: Bu duruma göre hoca beni kandırmış mı oluyor yani?!

Prof. Dr. Sıla Akhan: Bence de 2. Aşıya gerek yok. Doğru söylemiş.

Sevilay Yılman: Hocam ben de ikinci dozdan 2 hafta sonra antikor testi yaptırdım. Bende de antikor çıkmadı. 7 kere antikor testi yaptırdım. Bende antikor oluşmadı.

Mehmet Ceyhan: Laboratuvarı zengin etmişsiniz Sevilay hanım. Senin gibi 3 tane müşteri olsa tamam yani.

Sevilay Yılman: Dediler ki antikor gün geçtikçe antikor çıkar. Ben de artık yıldım, vazgeçtim. Antikorun peşine düşmedim.

Prof. Dr. Sıla Akhan: Antikorun peşine düşmemeliyiz. Laboratuvarlarda farklı bakılan testler de oluyor. Bazı laboratuvarlar sadece spike proteine antikor bakıyor. Bazılarında da nükleokapsid dediğimiz proteine de bakıyor. Sinovac (Çin aşısı) olduysak hem N, hem de S’ye karşı biraz antikor oluşabilir. Nükleokapsid’e de bakabiliyor. Bazı labratuvarlarda çok düşük çıkabiliyor. Ama spike karşı daha yüksek olması gerekiyor. Yani laboratuvardan laboratuvara, yöntemden yönteme değişiyor. Antikor oluşma süresi kişiden kişiye de farklı oluyor. Buradaki amaç virüsü kişi ile tanıştırmaktır.

Nagehan Alçı: Bir hafta öncesinden itibaren aşı sırası gelenlere Sinovac mı, BioNTech aşısını mı diye seçenek sunuluyor. Önceki aşılar Çin aşısıydı. Sonraki ise Alman aşısı. Vatandaşta haklı olarak acaba hangisi daha iyidir gibi bir algı oluşuyor. Bence az önce Mehmet Ceyhan hocamın söylediklerine göre 65 yaş üstü aşı olanlar korkmuştur. Acaba biz neden BioNTech olmadık diye. Siz bu tercihli uygulamayı doğru buluyor musunuz?  

Mehmet Ceyhan: Nezle, Grip belirtileri çocuklarda farklı, yetişkinlerde farklıdır. Çünkü çocuklarda viral hapşırık, burun akıntısıyla giden hastalıklar daha sık görülüyor. Özellikle bu sene grip vakaları yok denecek kadar az! Çünkü maske, kovite göre gripte çok daha etkili. Ama son dönemde hastalık daha çok nezle ve hapşırıkla çocuklarda arttı. Günlük tabloya baktığınız zaman günde 300 bin küsur test yapılmış. 55 bin civarında pozitif çıkmış. Bu arada kalan 250 bin kişi kim? Ben onu çok iyi anlayamadım. Aşı bilgisi olmayan insanlara tercih sunulması insanlarda hangi aşıyı olayım diye telaşa sebep oluyor. Mesela bazı TV kanallarında görüyorum bazı arkadaşlarımız diyorlar ki; şu gurup hastalar için X aşısı daha iyi, şu gurup hastalar için Y gurubu aşı daha iyi, alerjisi olan hastalar varsa sinovac aşısı daha iyi gibi. Bunların hiçbirinin doğruluk payı yok, herhangi bir bilimsel çalışması ve verisi de yok. Mesela; ABD’de aşı için çağırılanlara o an ellerinde 4 farklı aşıdan hangi aşı varsa onu yapıyorlar. Burada da aynı olmalı.

Sevilay Yılman: 65 yaş üstüne aşı mecburiyeti getirilemez mi?

Mehmet Ceyhan: Ben yıllardan beri aşı kararsızlığı ile uğraşıyorum. Türkiye tarihinde sadece çiçek aşısı zorunlu hale getirilmiş. Onun dışında aşı kişinin kendi tercihidir. Şu anda kovit aşısını zorunlu hale getirelim diyen çok ülke var. Sizin aşılanmanız sadece sizin probleminiz değil, toplumu ilgilendiren problem.

Nagihan Alçı: Hocam sizin sinovac’la ilgili yaptığınız açıklamalar Türkiye’deki aşı kararsızlığına bir nebze katkıda bulundu!

Mehmet Ceyhan: Hiç öyle düşünmüyorum. Ben bunları yılların deneyimi ile söylüyorum.

Kemal Öztürk: Bu Pandemi ne zaman sona erer, bununla ilgili bir öngörünüz var mı?

Mehmet Ceyhan: Diğer faktörlerin hiçbir etkisi yok. Tedbirleri ne kadar uyguladığınız falan çok az etkili. Etkili olan, aşılama oranını bir an önce toplumun %60’ı korunacak kadar yapmalısınız. Bu da %70-75’e kadar aşılamaya denk geliyor. Bunu sağladığınız zaman rahat edersiniz. %30 aşıladığınız zaman aşının bir etkisi görülmeyecek. Aşıların hepsi elimizde değil dolayısıyla aşı tedarik edeceksiniz. Az önce verdiğimiz orana göre aşılama sonbaharda mı olur, önümüzdeki sene mi olur bilemem. DSÖ’nün bir açıklaması var onu söyleyeyim; Gelişmiş ülkeler bu hızla giderse 2022 yılının başında ya da ortalarında, orta gelirli ülkeler 2023’ün başında ya da ortalarında, geri kalmış ülkeler ise 2024 veya 2025’de ancak kurtulabilir. Bu bir pandemi. Angola’daki bir vaka Türkiye’yi etkileyebiliyor. 2022’de biz bu işi başarabilir ve sınırları iyi koruyabilirsek bu işten kurtulabiliriz. Yani aşılama hızı vaka hızı ile dengelenmeli.

Kemal Öztürk: Hocam sizin söylediğinizden şunu anlıyorum. Biz aşılamamızı tam sağlasak bile Angola’da veya Etopya’da bu covit devam ediyorsa biz yine etkiye açığız demektir. Çünkü bu virüs Vuhan’daki tek bir virüsten dünyaya yayıldığına göre o ülkelerden yine bize yayılacak demektir. 

Mehmet Ceyhan: O zaman şunu yapacaksınız. Özellikle sınırlardaki tedbirinizi çok iyi alacaksınız. Virüs olan ülkelerden kimseyi ülkenize sokmayacaksınız. Mesela; Çin’de yerli vaka sıfır. Ama buna rağmen Çin’den vize almaya kalkın alamazsınız. Çin’lilerin bie Vuhan’a girebilmesi için dünya kadar formalitesi var. Mesela; İsrail aşıyı %80 yaptı. Bugünlerde ancak bitti. ABD aşıyı %50 oranında ancak yapabildi. Bizim gibi tedbirleri biraz gevşettiler vakalar da bizdeki gibi arttı…!” Sorulara verilen cevaplar maalesef iç açıcı değil. Doğrusu; programın bizzat izlenilmesidir. Yorum sizlerin.

Hoşça kalın.

Bu yazı 2789 defa okunmuştur .

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..

Son Yazılar